celal yıldız uzaktan eğitim bodrum haber podoloji ankara katılım bankası kdv iadesi
Ana Sayfa Sağlık 20 Mart 2021 437 Görüntüleme

Boyadaki maddeler erkeklerde kısırlığı tetikliyor

Son zamanlarda, özellikle evlerini yenilemek için beyaz eşya ya da mobilyalarını akrilik boyalar ile boyayanların sayısı artmaya başladı. Endüstriyel ürünlerde kullanılan boyalarda bulunan endokrin engelleyici maddelerin birçok hastalığa davetiye çıkardığına dikkat çeken Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Mahmut Muzaffer İlhan, son zamanlarda sanayileşme ile birçok maddenin vücutta ve endokrin bezlerinde birikerek, vücudun doğru çalışmasını olumsuz yönde etkileyebileceğini söyledi.

Endokrin engelleyici maddelerin bunların başında plastik malzemelerde kullanılan BPA denilen madde, ftalatlar, perflora karbonlar, çeşitli tarım ilaçları veya ağır metallerin sayılabileceğini ifade eden Doç. Dr. İlhan, önemli uyarı ve tavsiyelerde bulundu.

KISIRLIĞI TETİKLİYOR

Endokrin engelleyiciler boyalarda yaygın olarak kullanılıyor. Duvar boyaları olsun akrilik boyalar olsun, endüstride oldukça fazla kullanılan ve sağlığa zarar verebilecek endokrin engelleyiciler. Bu maddelerin boyalarda kullanılmasının nedenleri, boyanın koruyuculuğunu ve esnekliğini artırması ya da pigment ayarı için kullanılması olarak sıralanabilir.

Vücuda en çok zarar veren maddelerin başında ftalat dediğimiz maddeler geliyor. Bu maddeler, boyanın esnekliğini artırmak için kullanılıyor. Ama çok net bir şekilde, erkeklerde kısırlık yaptığı gösterilmiş bir endokrin engelleyici. Bunun dışında akrilik boyalarda özellikle kullanılan alkil fenol etoksilat diye bir madde. Özellikle son dönemde çok fazla çalışılır oldu. Yine bu maddenin de erkeklerde üreme sisteminde birikerek kısırlığa yol açabileceğine dair önemli bilgiler mevcut.

ÇEŞİTLİ KANSERLERE YOL AÇABİLİYOR

Endüstride eskiden beri kullanılan formaldehit de boyalarda kullanılan önemli bileşiklerden bir tanesi. Formaldehit kullanıldığında odalarda yıllarca kalabiliyor ve kansere de sebep olabiliyor. Solunum yolu irritasyonuna (alerji ya da doku hasarı) da sebep olabiliyor. Diğer bir madde ise boyalarda sıklıkla kullanılan eterdir. Eter de su bazlı boyalarda daha çok kullanılan bir bileşik. Bu da çocuklarda özellikle alerji ve astımı tetikleyebildiği gösterilmiş olan bir madde.

Bazı boyaların antimikrobik özelliklerini de görüyoruz son dönemlerde. Bunlara dikkat etmek lazım. Çünkü bu boyaların antimikrobiyal özellikleri yanında çok da bir faydası olduğu yönünde bir kanıt yok. Ama burada daha çok pestisitler kullanılıyor. Bunlar da hem akut zehirlenmelere hem de uzun dönemde organlarda birikerek çeşitli fonksiyon bozukluklarına yol açabiliyor. Bunun dışında boyalarda pigmentasyon için bazen silika ya da ağır metaller kullanılabiliyor. Bunlar da çeşitli kanser hastalıklarına yol açabiliyor.

Hem Avrupa’da hem de Amerika’da boyalar konusunda bir duyarlılık gelişmeye başladı. Uçucu Organik Bileşik (VOC – Volatile organic compound) diye bir şey var. Boyaların içerdiği organik bileşiklerin miktarını ayarlayan bir sistem. Bunun hiç olmaması hatta olacaksa da 50 gram veya 50 militrenin altında olması öneriliyor. Özellikle buna dikkat etmek lazım. Ülkemizde de boyaların sertifikasyonu için gerekli düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyorum. Ek olarak halkın bilinçlenmesi, bu boyaları alırken içeriğini sorgulaması, boya üreticilerinden içeriklerini öğrenmesi çok çok önemli. Boyalarla mümkün olduğunca teması ve solunumu azaltması, özellikle ilk boyanan zamanlarda, oldukça önemli.

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Tema Tasarım | Osgaka.com